1 Nisan 2009 Çarşamba

2009'un Beklenen Filmleri

Coraline (Gösterim Tarihi: 6 Şubat, TR: 15 Mayıs)

Kadro: Henry Selick (Yön.), Neil Gaiman (Kitap), Dakota Fanning, Teri Hatcher, Jennifer Saunders, Ian McShane

Bekleme Sebebimiz: The Nightmare Before Christmas'ın yönetmeni Neil Gaiman'ın eserini alır ve uzun yıllardan sonra ilk kez uzun metraj bir animasyon projesine girişir de ilgi göstermez olur muyuz. Ne yazık ki, Henry Selick'in yurt dışında çok olumlu eleştiriler almış, evinin içinde alternatif bir dünyaya ve yeni bir aileye açılan bir kapı keşfeden Coraline'ın hikayesini anlattığı yeni filmini görmek için yerli izleyicinin Mayıs'a kadar sabretmesi gerekiyor.

Fast & Furious (Gösterim Tarihi: 3 Nisan)

Kadro: Justin Lin (Yön.), Paul Walker, Vin Diesel, Michelle Rodriguez, Jordana Brewster
Bekleme Sebebimiz: 2001 yapımı The Fast and The Furious, seksi kızlardan, fiyakalı arabalardan ve güzelim arabaların parçalandığı aksiyon sahnelerinden daha fazlasını sunmamış olsa da 2 filmin ardından çekirdek kadronun tekrardan bir araya getirilmiş olması yapımı ilgi çekici kılıyor. Serinin ilk filmini beğenmiş olanlar, parçalanan, uçan, patlayan arabaları (ya da yarış kızlarını) izlerken keyif alabilirler pekâla.
State of Play (Gösterim Tarihi: 17 Nisan)

Kadro: Kevin Macdonald (Yön.), Russell Crowe, Ben Affleck, Rachel McAdams, Helen Mirren

Bekleme Sebebimiz: Bir milletvekilinin gizlice birlikte olduğu yardımcısının öldürülmesi üzerine olayı araştıran gazetecilerin daha büyük bir gerçeği ortaya çıkardıkları politik-gerilim State of Play, David Morrissey, Bill Nighy gibi isimlerin oynadığı BBC yapımı başarılı tv dizisinden uyarlandı. The Last King of Scotland’ın yönetmeni Kevin Macdonald’ın bu kadroyla nasıl bir Hollywood yapımına imza attığını, filmin başarısız tv dizisi uyarlamaları arasında yerini alıp almayacağını merak ediyoruz.

X-Men Origins: Wolverine (Gösterim Tarihi: 1 Mayıs)

Kadro: Gavin Hood (Yön.), Hugh Jackman, Ryan Reynolds, Liev Schreiber, Taylor Kitsch

Bekleme Sebebimiz: Bryan Singer’ın X-Men filmlerinden tatmin olmamışlara ya da Brett Ratner’ın büyük hayalkırıklığı yaratan serinin son filmiyle ağzında buruk bir tat kalmış olanlara ilaç niteliğinde gelebilecek bir yapım. 3 filmdir yollarını gözlediğimiz Gambit’i dünya gözüyle beyazperdede izleyebilecek ve Sabretooth’u yeniden görecek olmamızın yanı sıra, Silver Fox, Deadpool gibi X-Men evrenine ait daha önce beyazperdede göremediğimiz başka karakterleri de görme şansına sahip olacağız.

Star Trek (Gösterim Tarihi: 8 Mayıs)

Kadro: J. J. Abrams (Yön.), Chris Pine, Zachary Quinto, Eric Bana, Anton Yelchin, Winona Ryder

Bekleme Sebebimiz: Birkaç kuşağı etkisi altına almış, Turist Ömer’e bile ilham kaynağı olmuş, gerek yeni oyuncularla çekilen yeni serileri gerek sinema maceralarıyla bilim-kurgu alanında kült mertebesine ulaşmış televizyon tarihinin en uzun soluklu serisinin yeniden sinemaya uyarlanmasından dolayı endişe etmiyor değiliz. Hollywood’un pek çok eski tv dizisini alıp ne idüğü belirsiz bir sürü film yaptığını düşünürsek haksız da sayılmayız. Ancak, son birkaç yılda yalnızca televizyona değil popüler kültüre de damgasını vurmuş, Dünya çapında bir fenomen haline gelmiş Lost gibi bir dizinin yaratıcısı J. J. Abrams’ın projenin başında oluşu işin rengini biraz değiştiriyor.

Angels & Demons (Gösterim Tarihi: 15 Mayıs)

Kadro: Ron Howard (Yön.), Tom Hanks, Ewan McGregor, Stellan Skarsgård, Ayelet Zurer
Bekleme Sebebimiz: The Da Vinci Code’un da “romanı kadar iyi olmayan filmler” –hatta basbayağı vasat da diyebiliriz- arasında yerini aldığını düşününce, Dan Brown’ın görece olarak daha iyi olan Angels & Demons romanının beyazperde uyarlamasının gene hayal kırıklığı yaratacağı düşüncesinden kendimizi alamıyoruz. Frost/Nixon sonrası Ron Howard’ın yönetmenlik becerileri mucizevi bir şekilde gelişmediyse bu filmden de pek hayır gelmeyecek anlaşılan. Ama romanın başarısının ve bünyesine Ewan McGregor’ı da katmış olmasının hatrına sinemanın yolunu tutabiliriz. Öyle ya da böyle gene tartışma konusu olacağı kesin. Vatikan’dan sesler yükselmeye başladı bile.

Terminator Salvation (Gösterim Tarihi: 21 Mayıs, TR: 5 Haziran)

Kadro: McG (Yön.), Christian Bale, Sam Worthington, Bryce Dallas Howard, Anton Yelchin
Bekleme Sebebimiz: McG ismi başta hepimizi endişelendirmedi değil; ancak lafımızı yutturmak için yönetmen özel bir çaba sarf ediyor gibi. Artık gelecekten günümüze gelip John Connor’ı kurtarmaya/öldürmeye çalışan robotlar yok. 2017 yılındayız ve nihayet 3 filmdir anlatıla anlatıla bitirilemeyen “kıyamet günü” sonrasında Connor’ın robotların dünyasında ayakta durmaya ve geriye kalan insan ırkını örgütlemeye çalışmasını izleyeceğiz. Christian Bale ise ne kadar iyi proje varsa hepsinde yer alan, kaliteli işlerin aranılan oyuncusu haline geldiği için yaş tahtaya basmamıştır umuyoruz ki.

Up (Gösterim Tarihi: 29 Mayıs, TR: 16 Ekim)

Kadro: Pete Docter, Bob Peterson (Yön.), Edward Asner, Christopher Plummer, John Ratzenberger
Bekleme Sebebimiz: Pixar imzasını taşıyor olması yeter de artar bile. Ben daha ziyade Monster vs. Aliens gibi pek de güçlü olmadığını tahmin ettiğimiz bir yapımla çıkagelen Dreamworks’ün yine yeni yeniden Oscar’ı Pixar’a kaptırıp kaptırmayacağını merak ediyorum. Fareydi, robottu derken Pixar bu sefer de aksi, suratsız 75 yaşındaki emekli bir amcayla çıkageliyor. Pixar’ın bize bir karakteri sevdiremediği görülmüş şey olmadığından bu yaşlı dedeye de bayılacağımız kesin.

Drag Me to Hell (Gösterim Tarihi: 29 Mayıs, TR: 3 Temmuz)

Kadro: Sam Raimi (Yön.), Alison Lohman, Justin Long, David Paymer
Bekleme Sebebimiz: Spider-Man’in ağlarına takıldığından beri Evil Dead’in yaratıcısı Sam Raimi başka bir projeyle ilgilenmeye fırsat bulamamıştı. Üstad 2000 yapımı The Gift’ten sonra ilk kez bir korku/gerilim filminin başına geçiyor. Bu bile yeterli bir sebep gidip görmek için. Film, gizemli yaşlı bir kadının genç bir kıza büyü yapıp hayatını cehenneme çevirmesini konu alıyor. Yalnız bankada çalışan kız kendisine kredi vermedi diye neden yaşlı teyzemiz kızcağıza büyü yapıyor, işte onu pek çözemedik.

Transformers: Revenge of the Fallen (Gösterim Tarihi: 26 Haziran)

Kadro: Michael Bay (Director), Shia LaBeouf, Megan Fox, Josh Duhamel
Bekleme Sebebimiz: Aslında ne gibi bir sebebimiz var bilmiyorum. Daha fazla robot görmek istiyoruz? Aksiyon sahneleri aklımızı çıkarsın, efekt sarhoşu olalım istiyoruz? Megan Fox’u uzun uzun seyredebilmek istiyoruz? Neden nolursa olsun, daha karizmatik robotlarla, daha detaylı ve pahalı efektlerle dolu bir film çektiğini söyleyen Michael Bay, ilk filmi öyle ya da böyle sevmiş olanlara daha fazlasını vaat ediyor şüphesiz.

Public Enemies (Gösterim Tarihi: 1 Temmuz, TR: 10 Temmuz)

Kadro: Michael Mann (Yön.), Johnny Depp, Christian Bale, Marion Cotillard, Billy Crudup
Bekleme Sebebimiz: Önümüzdeki kadroya bir göz atmak bile yeterli; Miami Vice ile beklentileri pek karşılayamamış, Michael Mann 3 yıllık bir aradan sonra bomba gibi bir projeyle çıkageldi. En iyi suç filmlerinden biri olan Heat'e imzasını atmış bir yönetmen, yanına Johnny Depp ve Christian Bale'i alıp Amerika’nın en ünlü gangsterlerinden John Dillinger'ın hikayesini anlatırsa o filmin iştahla beklenmemesi için hiçbir sebep yok. Üstelik, Marion Cottillard, Leelee Sobieski, Billy Crudup, Giovanni Ribisi'li kadroyu daha saymamıştım bile henüz.

Harry Potter and the Half-Blood Prince (Gösterim Tarihi: 17 Temmuz)

Kadro: David Yates (Yön.), Daniel Radcliffe, Emma Watson, Rupert Grint, Alan Rickman
Bekleme Sebebimiz: Kitap serisi sona erdiğinden beri fanların artık tutunacak başka dalları kalmadığı için geriye kalan 3 film (Deathly Hallows iki bölüm halinde çekilecek) ayrı bir önem teşkil ediyor. Bir de normalde Kasım 2008’de gösterilmesi gerekirken Temmuz 2009’a çekilen gösterim beklentileri daha da katmerledi. Her ne kadar David Yates, önceki filmde görsel olarak seriye çok şey katsa da serinin en derinlikli kitabı olan Order of the Phoenix için fazla yalapşap bir uyarlamaya imza atmıştı. Michael Goldenberg’ün kitabı harcamak için elinden geleni yaptığı senaryosunun da payı büyüktü elbet. Umalım da Yates, kitaplar arasında en az aksiyona sahip olan Melez Prens’e renk katmak için hayalgücünü zorlamış olsun.

Funny People (Gösterim Tarihi: 31 Temmuz, TR: 11 Eylül)

Kadro: Judd Apatow (Yön.), Adam Sandler, Seth Rogen, Leslie Mann, Eric Bana
Bekleme Sebebimiz: 99-2000 yılları arasında gösterilmiş ve ne yazık ki yalnızca 1 sezon sürmüş Freaks & Geeks dizisinin ekibi (Paul Feig, Judd Apatow, Seth Rogen, James Franco, Jason Segel) yönetmen, yapımcı, senarist ve oyuncu sıfatlarıyla beyazperde de olsa karşımıza çıkmaya devam ediyorlar. Son birkaç yıldır The 40 Year Old Virgin, Knocked Up, Superbad, Pineapple Express, Forgetting Sarah Marshall gibi komedilere prodüktör ve yazar olarak imza atmış olan Judd Apatow’un son filmi Funny People ile kurdukları aile giderek genişliyor. Ekibe bu sefer Adam Sandler ve Eric Bana’nın katıldığını görmek çok sevindirici hele ki. Ayrıca Apatow’un bu sefer daha dram ağırlıklı bir filme imza attığı söyleniyor.

Inglorious Basterds (Gösterim Tarihi: 21 Ağustos)

Kadro: Quentin Tarantino (Yön.), Brad Pitt, Diane Kruger, Samuel L. Jackson
Bekleme Sebebimiz: Tarantino’nun çekiyor oluşu yetmiyorsa, kendisinin oluşturduğu, Brad Pitt'in başı çektiği Samuel L. Jackson'dan Mike Myers'a uzanan bu acayip kadro ilginizi cezbeder belki. Nazilerin işgal ettiği Fransa'da Nazileri öldürmekle görevlendirilen "The Basterds" isimli Amerikalı Yahudiler'den oluşan bir grup askerin hikayesini Tarantino tarzı içinde değerlendirdiğimizde ortaya çıkacak projeyi üç aşağı beş yukarı tahmin edebiliyoruz. "Neden beklemeyelim?" daha uygun sanki bu projeye?

Beyazperde